Demokrasi özelliklede tek başına iktidarın varlığıyla ilerleyecek bir sistem değildir.

 

İktidarın güçlü olması, demokrasinin ilermesi için asla yeterli değildir. İktidar kadar muhalefet de güçlü olmak zorundadır. En az iktidar kadar muhalefette kaliteli olmalıdır. En az iktidar kadar çalışkan olmalı, proje üretmelidir. 

 

Türkiye'de çok ciddi muhalefet boşluğu yaşıyoruz.

 

Belli meselelerde gerilimin arttığını ve geirlimi arttırmak için çok cidde tahriklerin yapıldığını görüyoruz. Muhalefet kitlelerin arkasına takıldı, oradan oraya savruluyor.

 

Türkiye parlementer sistemin ıkıt tıkıt işliyor. Millet takdirini sandıkta yapar. Türkiye'de belli gerilimin arttığını görüyoruz. 

 

Hükümetin dileğini yapacağını asla iddia etmiyoruz.

 

76 milyonun tamamının hükümetidir. Azınlığı ezmesi kulak tıkması gibi birşeyi kabul etmiyoruz. Bundan sonra da kabul etmeyeceğiz. 

 

Bizim dönemimize kadar çoğunluğun beklentilere dikkate alınmadı.

 

Çoğunluk azınlık üzerinde nasıl baskı kuramazsa, azınlık da çoğunluğa dayatmada bulunamaz.

 

Demokrasiye nasıl tuzaklar kurulduğunu yaşadık. Sandıkta başarılı olamayanların hangi oyunlara başvurduğunu yaşadık.

 

Bu ülkede herkesin fikrini özgürce söyleme hakkı vardır. 

Mitingini yapma hakkı vardır. 

 

Hiçbir kimse ağaçlar kesiliyor diye bahane edip gerilimi arttırma hakkı yoktur.

 

Şuanki çalışmaların Topçu Kışlası ile alakası yok.

 

Mesele ağaç değil, gelinen nokta ideolojiktir.

 

Polis orada bugünde orada yarın da orada olacak. Çünkü Taksim Meydanı farklı uç grupların cirit attığı bir yer.

 

Biber gazı kullanımında aşırılık var. İçişleri ve Valiliğe talimat verildi. Gerekli inceleme yapılıyor.

 

AKM'yi dahi yıkmalıyız. Oraya gururlanabileceğimiz bir opera binası yapmalıyız.