Mahmut Arslan’ın gündeminde Türkiye’nin bir numaralı gündem maddesi olanasgari ücret vardı.

Konuşmasında asgari ücrete değinen Arslan, ülkemizde asgari ücret ile ilgili bir yanlış değerlendirme olduğunu, Türkiye’de asgari ücretin geçim ücreti gibi algılandığını, fakat bunun doğrusunun yaşam ücreti olması gerektiğini ve asgari ücret tespitinin buna göre yapılması gerektiğini söyledi.

Batı ülkelerinde asgari ücretin sembolik bir ücret olarak kaldığını söyleyen Arslan, batı ülkelerinde asgari ücrete çalışanın oranının yüzde 4-5 civarında olduğunu, bu kişilere de her türlü sosyal yardımların yapıldığını belirtirken, Türkiye’de asgari ücretli sayısının 14 milyon çalışan içinde 6 milyon olduğunu belirtti.

Bu nedenle asgari ücretin ülkenin en büyük toplu sözleşmesi olduğunu vurgulayan Arslan, tam da bu sebeple tek konfederasyon ile temsilin adil olmadığını, birden çok konfederasyonun söz sahibi olması ile sağlıklı bir sistem kurulacağını işaret etti.

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’In 2578 rakamını telaffuz etmesine teşekkür eden ve destekleyeceklerini söyleyen Arslan, ancak henüz 3 konfederasyon tarafından rakam oluşturulmadığını, bu nedenle kendilerinin henüz asgari ücret ile ilgili çalışmalarını yayınlamadıklarını belirtti.

Asgari ücret belirlenirken hiç bir çalışanın işsiz kalmamasını istediklerini söyleyen Arslan, ayrıca işçilerin kayıt dışı çalıştırılmaması için işverenlere teşvik verilmesi gerektiğine dikkat çekti.

Hak-İş Genel Başkanı Arslan’ın üzerinde durduğu bir diğer konta sendikalılaşma oldu. Arslan, sendikalı çalıştıran işverenlere verilecek vergi desteği ile sendikalılaşma oranının artacağını vurgularken, sendikalaşmanın olduğu yerde kayıt dışılık, iş kazaları gibi oranların düştüğüne dikkat çekti.

Asgari ücret konusunda yeni gelişmeler olursa Hak-İş olarak bunları sunacaklarını söyleyen Arslan, Türkiye’nin bu konuda uzlaşmayı hak ettiğini çünkü bunun Türkiye’nin en büyük toplu sözleşmesi olduğunu yineledi.