İl MEM’lerin uygulamaları farklılıklar gösteriyor fakat buna müdahale eden de yok, birlik sağlamak adına adım atan da…

Gerekli adımı atıp ülke genelinde birlik sağlaması gereken İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü uyarıları dahi dikkate almıyor.

Bir genel müdürlüğün ülke politikasını geliştirmenin yanında ülke genelinde birlik sağlamak gibi bir amacı da olmalıdır. Aksi halde kaos ortamları olur ki bu da çalışanları karşı karşıya getirir.

Örneklerle ele alacak olursak;

Örneğin kontenjan sayısı zaten az iken Eskişehir ilinde Güzel Sanatlar ve Spor Lisesi kadrosu, Anadolu’ya yeniden atamada boş gösterilirken, İlk atamada boş gösterilmemiştir. Bu keyfilik sorulduğunda istediğimiz kadroyu açarız istemediğimiz açmayız olabilmektedir. Üstelik bu okulda ücretli öğretmen çalışıyor.İl’de norm fazlası kadrolu öğretmen ise bu okul yerine evinden uzak bir yere görevlendirilmiş. Gerisini siz düşünün…

Yine Anadolu Liselerinden hareket edecek olursak İnsan Kaynakları "Yeniden atamada dönüşen okullarda çalışanlar siz başvuramazsınız" derken "ilk atamada başvurabilirsiniz" demiştir. Bunu derken de Anadolu Liselerinin sınavsız atamayla dolan kadrolarını ilan etme gereği dahi duymamıştır.

Norm fazlası öğretmenlerle ilgili atamalarda ülke genelinde zaten birlik yok;

• A ili keyfi ilk geleni atarım misali atama yaparken,
• B ili içinde duyuruya çıkıyor,
• C ili ilçede duyuru yapıyor,
• D ili önce ilçede sonra İlde duyuru yapıyor,
• E ili yeni açılan okulları norm fazlalarıyla doldururken bu okullara atama bekleyenleri mağdur ediyor

Şimdi önümüze gelen İzmir İlinde ise durum biraz daha farklı,

İzmir ili Norm Fazlası duyurularda;

Anadolu liselerinde atamayı Anadolu Lisesi statülü öğretmen ile Anadolu Statülü olmayan öğretmen ayrımına gitmiş. Bu ayrım mahkeme kararlarını düşündüğümüzde doğru fakat bakanlığın gerek iller arası yer değiştirmeler gerekse Anadolu Lisesi atamalarındaki açıklamalarına bakıldığında çelişki oluşturuyor.

Bakanlık artık bir karar versin Anadolu türü okulda çalışan ve bu okullara sınavsız atanan öğretmenler Anadolu statüsünde sayılıyorlar mı? Sayılmıyorlar mı? Sayılacaklar mı? Sayılmayacaklar mı?,

İzmir hukuka uyayım derken cümleyi Düz Anadolu Lisesi diye kurmuş. Ben düz olmayanını bilmiyorum Düz kelimesinden ne kastedilmiş ya da düz olmayanlar hangileri anlayamadık bir açıklarlarsa seviniriz.

İzmir’in duyurusunda dikkat çeken bir başka husus ise bu başvurulardan sonra yerleşemeyen Norm fazlası öğretmenlerin atamalarının resen yapılacağı ve bu atamalar yapılırken en düşük puanlı olandan başlayacağı konusudur.

Mevzuat en az puanlı değil en yüksek puanlıyı işaret ettiği halde neden en düşük puanlıdan başlanıyor anlayabilmiş değiliz. Bunun anlamı siz 300 puanlı olacaksınız o il’de norm fazlası kalacaksınız fakat 30 puanlı olana bir okul bulunup ataması yapılacak. Bu nasıl mantıktır anlayamadık.

Biz laf söyleyince kızıyorlar doğru yapın alkışlayalım. Tebrik edelim. Gurur duyalım icraatlarınızdan. Her geçen gün mağdurlar yaratırken sessiz kalmak vicdanlarımızı sızlattığından yanlışları ele almaya, gerçekleri ortaya koymaya devam edeceğiz…

Türkiye Cumhuriyeti Hukuk Devleti ise gerçekten ileri demokrasiye inanıyorsanız en basit konularda dahi ülke genelinde birlik sağlamaktan imtina etmemelisiniz. Sizin göreviniz yan gelip yatmak yada eleştirilere kulak tıkamak değil acaba haklılık payı var mı diye düşünüp tedbir almak, icrada bulunmaktır.

Sizi dinlesek; eminim ki gecenizi gündüzünüze katıp çalışıyorsunuzdur. Bize, gece gündüz çalışan değil az zamanda büyük işler başaranlar, attığı adımı sağlam atanlar, oturduğu koltuğu doldurabilenler, sorunlu olanlar değil sorun çözenler gerekmektedir.

Saygılarımla…

Maksut BALMUK

Eğitim Yöneticisi