Milletvekili EYT Yeleğiyle Meclis Kürsüsüne Çıktı

Milletvekili EYT Yeleğiyle Meclis Kürsüsüne Çıktı

EYT yeleğiyle Meclis kürsüsünde

CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut'un EYT ile ilgili yasa teklifi Meclis'te oylandı.

Teklifin doğrudan gündeme alınması önergesi Genel Kurul'da iki kez oylandı.

Açık oylamada katip üyeler arasında ihtilaf olması nedeniyle oylama elektronik cihazla yapıldı.

3 dakika süren işlemin ardından oturumu yöneten Meclis Başkan Vekili Mustafa Şentop, "Doğrudan gündeme alınma önergesi kabul edilmemiştir." açıklaması yaptı.

Yasa teklifinin sahibi Barut, Meclis kürsüsüne üzerinde "EYT kader değildir" yazılı yelekle çıkarak, şunları söyledi:

'EYT'Yİ ÇÖZMEYECEKSEK HANGİ SORUNU ÇÖZECEĞİZ'

"Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlarken geçtiğimiz pazar günü Ankara'da yüz binlerin üzerinde toplanan ve burada temsilcileri bulunan EYT'lileri de saygıyla sevgiyle selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

Emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili bu kanun teklifini vermemizin amacı... 8 Eylül 1999 tarihinde çıkarılan yasayla SSK, BAĞ-KUR, Emekli Sandığı mensubu olarak çalışanlar büyük bir mağduriyet yaşamaktadırlar. İşte, yaşanan bu sorunlara çözüm amacıyla kanun teklifini buraya getirdik. Sizlerden, değerli milletvekillerimizden bu kanun teklifine destek vermenizi istiyorum.

Dönemin koalisyon hükûmetince çıkarılan kanunun geriye doğru işlemesi aslında burada mağduriyetin en önemli temelini oluşturmaktadır. Erkeklerde yirmi beş yıl beş bin gün, kadınlarda ise yirmi yıl beş bin gün şartlarına göre emekli olacakken kademeli emeklilik uygulamasıyla bu hakları ellerinden alınmıştır yani bu uygulama bir hakkın gasbedilmesine neden olmuştur.

Değerli milletvekilleri, bulunduğumuz yüce Mecliste bugüne kadar pek çok yasa çıkarıldı ve yürürlüğe konuldu. Çıkarılan kanunların toplum yararına olması, insanlarımızı mağdur etmemesi gerekir ama maalesef sözünü ettiğimiz yasa bu gerçekliği ortadan kaldırmaktadır. Bugün emeklilikte yaşa takılanlarla adlandırılan yurttaşlarımızın bu olumsuz durumu için "EYT kader değildir." diyoruz değerli arkadaşlar. Bir insanın herhangi bir coğrafyada dünyaya gelmesi belli bir tarih, sosyoloji ve kültür arasında yaşaması kader olabilir ancak o toplum düzeninde var olan hakkının elinden alınması ve gasbedilmesi asla kader değildir. Bu olsa olsa kadersizlik olur. Adını doğru koymak gerekirse mağduriyetin adı tam anlamıyla mahkûmiyettir. Neden mahkûmiyettir, biliyor musunuz arkadaşlar? Çünkü EYT'lileri devlet "Gençsin." diye emekli etmiyor, özel sektör "Yaşlısın." diye iş vermiyor. EYT'lilerin gelirleri yok, düzenli bir işleri yok. Çarşıya, pazara çıkamazlar, alışveriş yapamazlar. Komşu, hısım akraba düğünlerine gidemezler, gittiklerinde de küçük de olsa bir hediye sunamazlar. Hasta olsalar doktora gidemezler, eczaneye gitseler ilaç parasını ödeyemezler. Çocuklarına yuva kurmak için ve evlendirmek için kara kara düşünürler. Evlerinin elektrik ve su parasını ödeyemezler. İşte, bu nedenlerle, aslında bakacak olursanız, mahkûmiyet yaşamaktadırlar.

Değerli milletvekilleri, AKP ve MHP yöneticilerinin de söylediği gibi, eğer memleket güllük gülistanlık ise insanlarımız neden mutsuz ve huzursuzdur? Madem, Türkiye gelişip büyüyorsa, ekonomi iyiye gidiyorsa EYT'lilerin feryadına neden duyarsız kalıyoruz? Hiç mi vicdanınız sızlamıyor? Devletin imkânlarından EYT'lilere yok, çiftçilere yok, işçilere yok, memurlara yok, emeklilere yok, esnaflara yok, kamuda çalışan yüz binlerce 4/B'liye ve ziraat, gıda, su ürünleri mühendislerine, veteriner hekimlere, tekniker ve teknisyenlere kadro ataması yok. EYT muhtaç olmuş kuru soğana, bunu gören yürek nasıl dayana? Peki, kimlere var? Bir avuç yandaşa ve rantiyecilere var. Allah aşkına, EYT sorununu çözemeyeceksek biz burada hangi sorunu çözeceğiz?

EYT'liler diyor ki: "Biz türedi değiliz, biz fırsatçı, çift dikişçi, maliyet, köpük, yük hiç değiliz. Biz yıllarca namusuyla, şerefiyle, alnımızın teriyle, emeğimizle çalışan, boş iş yapmayan kişileriz. Bizler herhangi bir siyasi oluşumdan değiliz." Ne istiyorlar değerli milletvekillerim? Bunlar "Emeklilik şartı için gerekli olan prim ve gün sayısını yerine getirdik, kimseden sadaka istemiyoruz, ödediğimiz primlerin karşılığını istiyoruz." diyorlar. "Yasa, geriye doğru değil ileri doğru uygulanmalıdır." diyorlar, çıkış tarihinden sonra uygulansın istiyorlar. Boş işlerle uğraşmadık, laf kalabalığı yapmadık, hakkımızı istiyoruz. Bu bir hak arayışıdır." diyorlar. "Çıkacak kanun yarım yamalak çıkmamalıdır, geneli kapsayan bir düzenleme istiyoruz." diyorlar. "Biz erken emeklilik değil, alınan hakkın geri verilmesini istiyoruz." diyorlar ve "Edirne'den Kars'a, Jüpiter'den Mars'a, yeter artık, çıksın bu yasa!" diyorlar.

Değerli milletvekilleri, bu insanlar yabancı ülkenin insanları değildir, bizim vatandaşımızdır. Seçim beyannamelerinde söz verip inkâr etseniz de bu sorun ortadan kalkmadan geri adım atmayacağız, mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Yüz binlerce insanın feryadını duymazdan gelmeyin artık. Bilmelisiniz ki EYT'liler yalnız ve sahipsiz değildir, Türkiye'nin vicdanı onlardır, EYT Türkiye'dir!

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.