ORTA VADELİ PROGRAM'DAN 'TAŞERON SÖZÜ' ÇIKTI!

ORTA VADELİ PROGRAM'DAN 'TAŞERON SÖZÜ' ÇIKTI!

ORTA VADELİ PROGRAM'DAN 'TAŞERON SÖZÜ' ÇIKTI!

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nda Orta Vadeli Program'ın Kalkınma Bakanlığı tarafından hazırlanacağı ifade edilmiştir. Kalkınma Bakanlığı tarafından hazırlanan Orta Vadeli Program, 27 Eylül 2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Bu programda öğretmenden taşeron işçiye kadar birçok konuya yer verildiğini görüyoruz.

İlk defa öğretmenlere ilişkin geniş bir bölüme yer verildi

Daha önceki programların aksine bu programda öğretmenlere geniş yer verilmiştir. Programın, 'Öğretmen Niteliklerinin Arttırılması' başlıklı bölümde öğretmen stratejisinin hayata geçirileceği ve uygulamanın etkin bir şekilde takip edileceği ifade ediliyor. Ancak, 2017- 2023 öğretmen strateji belgesi 9 Haziran 2017 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Daha önceki yazılarımıza bu belgeyi açıklamıştık. Acaba bu belge dışında başka bir belge mi açıklanacak ya da belgenin açıklandığı gözden mi kaçtı?

Yine hizmetiçi eğitim ihtiyaçlarının öğretmen bazında tespit edileceği ve öğretmenlerin oluşturulan hizmet içi eğitim programlarına katılmasının sağlanacağından bahsediliyor. Ayrıca, okullar ve eğitim kurumları, bölgesel koşullar, öğrenci ve velilerin sosyal-ekonomik koşulları ile fiziki imkanlar ve akademik başarıları göz önünde bulundurularak öğretmenler için adaletli bir performans sistemi oluşturulacağından bahsediliyor.

Ancak, öğretmenlere uygulanması düşünülen performans sistemiyle ilgili olarak öğretmen strateji belgesinde şu ifadelere yer verilmişti; “Öğretmen Yeterlikleri çerçevesinde öğretmenlerin mesleki gelişim ihtiyaçlarının belirlenmesi, mesleki gelişim çalışmalarının izlenmesi, yönlendirilmesi ve değerlendirilmesine yönelik çoklu veri kaynağına dayalı değerlendirme yaklaşımı çerçevesinde bir performans yönetim sistemi kurmak. Performans değerlendirme sonucunu mesleki gelişim ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik gerekli tedbirlerin alınması, kariyer gelişimi, terfi, hizmet puanının hesaplanması vb. alanlarda bir kriter olarak kullanmak.”

Acaba öğretmenlere bu değerlendirme dışında başka bir değerlendirme daha mı yapılacak yoksa strateji belgesinde yer alan hususlar gözden mi kaçtı?

Öğretmen akademisi kurulacak

Yine programda öğretmen yetiştiren kurumların mevcut milli eğitim sistemi ile ulusal ihtiyaçlar doğrultusunda akademik ve kurumsal olarak yeniden yapılandırılacağı ve öğretmenlerle eğitim kurumları yöneticilerinin eğitimdeki yeni gelişmeler ışığında yetiştirilmeleri için öğretmen akademisi kurulacağı ifade ediliyor.

Ancak, Öğretmen Strateji Belgesi'nde öğretmen akademisinin kurulacağından zaten bahsediliyordu. Nitekim bu belgede şu ifadelere yer verilmişti: Kişisel ve mesleki gelişimde sürekliliği sağlayıcı bir diğer önemli unsur da ihtiyaçlar doğrultusunda her öğretmenin erişebileceği sayıda ve çeşitlilikte faaliyetin gerçekleştirilmesidir. Bunun için Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) ihtiyaçlarını gözeten ve gerekli eğitimleri verebilecek insan kaynağına sahip Öğretmen Akademilerinin kurulması önemli bir yenilik olacaktır. Akademilerin kurulmasının; MEB personeli için hayat boyu öğrenme fırsatları oluşturması, eğitim öğretim alanında bilimsel ve teknolojik gelişmelerin incelenmesi, araştırılması, danışmanlık hizmetinin gerçekleştirilmesi, öğretmen yetiştiren eğitim kurumlarına yönelik standartların belirlenmesi için ilgili kuruluşlarla iş birliği içerisinde olunması, mesleki gelişim programları ve pedagojik formasyon eğitimlerinin düzenlenmesi konularında da önemli ölçüde katkıları olacaktır. Her öğretmenin erişebileceği sayı ve çeşitlilikte faaliyetin gerçekleştirilebilmesi için öğretmenlerin mesleki gelişimlerine yönelik üniversiteler ve STK’lar ile işbirliğinin geliştirilmesi de gerekmektedir.

Taşeron işçilere ilişkin süreç tamamlanacak

Kamuda görev yapan taşeron işçilerin kadro sorunu uzun yıllardır gündemi meşgul etmektedir. Hükümet, zaman zaman bu konuda açıklama yapmıştır ama çalışma bir türlü tamamlanamamıştır. İlk defa orta vadeli programda bu konuya yer verilmiştir. Programda şu ifadelere yer verilmiştir: “Kamuda alt işverenlik kapsamında çalışanlara yönelik düzenlemeler tamamlanacaktır.”

Taşeron işçilerle ilgili bu köşede çok sayıda yazı kaleme alınmıştır. “Taşeron işçilere kadro ya da acı gerçekler” başlıklı yazımızda konunun niçin bu kadar geciktiğini açıklamıştık. Bu yazımızda şu ifadelere yer vermiştik;"

Taşeron işçilerin kadroya alınmasının zorlukları

Taşeron işçilerin kamu kurumlarında kadroya alınmasının en önemli sıkıntılarını maddeler halinde sıralamak gerekirse;

1- Taşeron işçilerin kamu kurumlarında kadroya alınmasının en önemli sıkıntısı KPSS’ye giren ve atanma bekleyen milyonlarca adayın tepkisinin nasıl absorbe edileceğidir. Bu kadar aday atanma beklerken hiçbir sınava girmeden taşeron işçi olarak çalışanların kadroya alınması adalet duygusunu yerle bir edecektir. Hele hele kadro beklentisinin artması taşeron işçi sayısını daha da arttırmıştır.

2- Hiçbir kriter olmadan taşeron işçi olarak istihdam edilen işçilerin kadroya alınmasında bir milyona yakın taşeron işçinin getireceği mali yük ve kalite sorunu önemli bir risk oluşturmaktadır. Şayet bunlar arasından bir seçim yapılacaksa bu seçimin hangi kıstasa göre yapılacağının tespitindeki sıkıntılar ise sevinen ve üzülen dengesini gündeme getirecektir.

3- Yaklaşık 400 bin taşeron işçinin istihdam edildiği belediyeler, kadroya son derece soğuk bakmaktadır. Kadrolu işçinin çalıştırılmasındaki zorluklar ve hizmet kalitesi ile maliyetlerin yüksekliği belediyelerin taşerondaki ısrarının temel sebepleri arasındadır. Kadrolu işçilerin aşırı iş güvencesi, bunların çalıştırılmasındaki zorluklar, toplu sözleşme ve disiplin süreçlerinin sıkılığı ve sendikaların aşrı müdahaleciliği yanında, taşeron işçilerin muhataplarının kamu kurumlarından ziyade taşeron olmaları, işçilerle kamu kurumlarından ziyade taşeronların karşı karşıya gelmeleri, işçinin aşırı rapor vb. sıkıntılarında doğrudan taşeronun kamu kurumları nezdindeki düştükleri sıkıntılar, iş güvencesinin zayıf oluşu, sendika ve toplu sözleşme baskısının olmaması, taşeronu kamu kurumları nezdinde daha kabul edilebilir kılmaktadır.

4- Diğer önemli bir sorun ise, taşeron işçilerin kadroya geçirilmesi, büyük bir sektör haline gelen taşeronların yani bu alanda iş yapan işverenlerin tamamen işini sona erdirecektir. Yaklaşık bir milyon işçiyi istihdam eden işverenlerin bir anda sektörden çekilmesi anlamına gelen taşeron işçilerin kadroya geçirilmesi, işverenleri hükümet nezdinde harekete geçirmiştir.

5- Taşeron işçilerin daha güvencesiz olması karşısında, kadrolu işçilerin siyaset yapma serbestisi gibi birçok hakkının olması kamu kurumlarını tedirgin etmektedir. Taşeron işçilere kadronun gündeme gelmesi, işin çok boyutlu olarak masaya yatırılmasını gerektirmiştir. Özellikle birçok kamu kurumunun yardımcı hizmetler sınıfındaki personeli çalıştırmadaki zorluğu bu kurumları taşeron çalıştırmaya itmiş ve bu personele yaptırdığı işleri taşerona yaptırması ve hizmetli personel istihdamını sona erdirmesi taşeron işçi sayısını arttırmıştır. Taşeron istihdamıyla kamu kurumunun hizmet kalitesindeki artış taşeronun kadroya geçirilmesindeki isteksizliğin bir diğer önemli nedeni olup, bunların kadroya alınması eskiye dönüş anlamına gelecektir. Yani denenmiş yöntemler tekrar denenmek istenmemektedir.

TAŞERONA KADRODA BOMBA FACEBOK GRUBU TIKLA TÜM TAŞERONLAR BURADA

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum