Taşeron işçilerin Maaş Belirsizliği

Taşeron işçilerin Maaş Belirsizliği

Taşeron işçilerin Maaş Belirsizliği

Belirsizlik de tam bu noktada ortaya çıkıyor. İşçilerin kadroya alınması sırasında her kurum işçilerle ayrı sözleşme imzaladı.

Taşeron işçiler kadroya alınmadan önce, kurumların büyük kısmında ücretler sabit bir rakam üzerinden değil, "Asgari ücretin yüzde 20 fazlası", "Asgari ücretin yüzde 50 fazlası" şeklinde düzenleniyordu. Bu işçiler hem asgari ücret artışından, hem de toplu iş sözleşmesiyle belirlenen dönemsel artışlardan yararlanıyorlardı.

Habertürk'ten Ahmet Kıvanç'ın haberine göre, bazı kurumlar, kadroya alınma tarihinde ödenmekte olan ücreti sabit tutara çevirdi, kimi kurumlar ise eski sözleşmedeki gibi asgari ücrete endeksli uygulamaya devam etti.

Örnek vermek gerekirse, nisan ayında "Asgari ücretin yüzde 50 fazlası" şeklinde sözleşmesi bulunan bir işçi için, o tarihteki asgari ücret üzerinden 2 bin 404 TL ödeniyordu. Bazı kurumlar, yeni sözleşmeyi 2 bin 404 TL üzerinden imzaladı. Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın görüşü de uygulamanın bu şekilde olması yönünde. Bunlarda belirsizlik yok. Sözleşmesi bu şekilde sabit tutara çevrilmiş olanlar, 2019 yılında asgari ücret artışından yararlanamayacaklar. Bunların ücretlerine, Yüksek Hakem Kurulu kararı doğrultusunda sadece yüzde 4 artış yapılacak.

 

"SAYIŞTAY ZİMMET ÇIKARTABİLİR" ENDİŞESİ

Buna karşılık, "Asgari ücretin yüzde 50 fazlası" gibi sözleşme imzalanmış kurumlarda ise belirsizlik bulunuyor. Taşeron işçilerin yüzde 80'inin sözleşmesinin bu şekilde yapıldığı belirtiliyor.

Bu kurumlarda asgari ücret artışının işçi ücretlerine yansıtılması durumunda, Sayıştay'ın sorumlulara zimmet çıkartabileceği yorumları yapılıyor.

2 BİN 20 TL'NİN ALTINDAKİ ÜCRETLER NE OLACAK?

Kadroya alınan taşeron işçilerden düşük ücret alanların durumunun net olduğu belirtildi. Yeni belirlenen 2 bin 20 liralık asgari ücretin altında kalan işçilerin ücretleri öncelikle 2 bin 20 TL'ye çıkartılacak, bunun üzerine yüzde 4 artış uygulanacak.

Örneğin, halen bin 800 lira net ücret alan işçinin ücreti önce 2 bin 20 liraya çıkartıldıktan sonra yüzde 4 artışla 2 bin 222 TL'ye yükseltilecek.

SENDİKA TELEFONUN FİŞİNİ ÇEKTİ

En fazla taşeron işçinin örgütlü bulunduğu Güvenlik ve Savunma İşçileri Sendikası Genel Başkanı Ömer Çağırıcı, kadroya alınan taşeron işçilere ocak ayında yapılacak artışın nasıl olacağı konusunda belirsizliğin hala devam ettiğini belirtti. Üye işçilerin bilgi almak için sürekli sendikayı aradıklarını kaydeden Çağırıcı, cevap veremedikleri için telefonun fişini çekmek zorunda kaldıklarını söyledi. İşçileri çalıştıran kurumların da nasıl bordro yapacaklarını bilmediklerini vurgulayan Çağırıcı, kadroya alınmadıkları için bugüne kadar üzülen KİT'lerdeki çalışanların şimdi bayram ettiklerini, çünkü onların asgari ücretteki artıştan yararlanacaklarını dile getirdi.

ÇÖZÜM ARANIYOR

Hazine ve Maliye Bakanlığı, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Strateji ve Bütçe Başkanlığı konuya çözüm bulmaya çalışıyor.

Bulunacak çözümün ardından bakanlık görüşü veya tebliğ yayımlanarak kamu kurumlarında uygulama birliği sağlanacak.

Ağırlıklı görüş, asgari ücrete endeksli de olsa 1 Ocak 2018 tarihindeki ücretlerin sabit tutar olarak kabul edilmesi, 2018 Temmuz ayında yüzde 4 ilavenin üzerine ocak ayında da yüzde 4 artış yapılması gerektiği yönünde.

Asgari ücretin altındaki ücretlerin önce asgari ücret seviyesine çıkartılıp daha sonra bunun üzerine yüzde 4 artış yapılması konusunda ise tereddüt bulunmuyor.

RESMİ GAZETE'DE YAYINLANMIŞTI

İlave tediye ödemeleri Resmi Gazete'de yer aldı. Yapılan açıklama şu şekilde:

4/7/1956 tarihli 6772 sayılı Kanun kapsamına giren kurumlarda çalışan işçilere 2019 yılında, mezkur Kanunun 1 inci maddesine göre yapılacak ilave tediyenin birinci yarısının 31/1/2019, diğer yarısının 31/5/2019 tarihinde ödenmesine;

Söz konusu işçilerden maden işletmelerinin münhasıran yer altı işlerinde çalışanlarına 2019 yılında, aynı Kanunun 2 inci maddesine göre ayrıca yapılacak ilave tediyenin tamamının 23/12/2019 tarihinde ödenmesine,

6772 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi gereğince karar verilmişti.

 

KHK NEDİR?

Kanun hükmünde kararname ya da KHK genel tanım olarak yasama organının konu, süre ve amacı belirleyen bir yetki kanunu ile verdiği yetkiye veya doğrudan doğruya anayasadan aldığı yetkiye dayanarak, hükümetin çıkardığı, maddi anlamda kanun gücüne sahip, parlamentonun tasdiki ile şekli ve organik anlamda kanun gücünü kazanacak olan kararnamelerdir. Türkiye'de 1982 Anayasası'nın 87. maddesi ile, "Bakanlar Kuruluna belli konularda kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi vermek" TBMM'nin görev ve yetkileri arasında sayılmıştır. Türkiye Büyük Millet Meclisi, Bakanlar Kuruluna kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi verebilir.

Ancak sıkıyönetim ve olağanüstü haller saklı kalmak üzere, Anayasanın ikinci kısmının birinci ve ikinci bölümlerinde yer alan temel haklar, kişi hakları ve ödevleri ile dördüncü bölümünde yer alan siyasî haklar ve ödevler kanun hükmünde kararnamelerle düzenlenemez.

Yetki kanunu, çıkarılacak kanun hükmünde kararnamenin, amacını, kapsamını, ilkelerini, kullanma süresini ve süresi içinde birden fazla kararname çıkarılıp çıkarılamayacağını gösterir.

Bakanlar Kurulunun istifası, düşürülmesi veya yasama döneminin bitmesi, belli süre için verilmiş olan yetkinin sona ermesine sebep olmaz.

Kanun hükmünde kararnamenin, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından süre bitiminden önce onaylanması sırasında, yetkinin son bulduğu veya süre bitimine kadar devam ettiği de belirtilir.

Sıkıyönetim ve olağanüstü hallerde, Cumhurbaşkanının Başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulunun kanun hükmünde kararname çıkarmasına ilişkin hükümler saklıdır.

Kanun hükmünde kararnameler, Resmî Gazetede yayımlandıkları gün yürürlüğe girerler. Ancak, kararnamede yürürlük tarihi olarak daha sonraki bir tarih de gösterilebilir.

Kararnameler, Resmî Gazetede yayımlandıkları gün Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulur.

Yetki kanunları ve bunlara dayanan kanun hükmünde kararnameler, Türkiye Büyük Millet Meclisi komisyonları ve Genel Kurulunda öncelikle ve ivedilikle görüşülür.

Yayımlandıkları gün Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulmayan kararnameler bu tarihte, Türkiye Büyük Millet Meclisince reddedilen kararnameler bu kararın Resmî Gazetede yayımlandığı tarihte, yürürlükten kalkar. Değiştirilerek kabul edilen kararnamelerin değiştirilmiş hükümleri, bu değişikliklerin Resmî Gazetede yayımlandığı gün yürürlüğe girer.

Olağanüstü hal süresince, Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, olağanüstü halin gerekli kıldığı konularda, kanun hükmünde kararnameler çıkarabilir. Bu kararnameler, Resmî Gazetede yayımlanır ve aynı gün Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayına sunulur; bunların Meclisce onaylanmasına ilişkin süre ve usul, İçtüzükte belirlenir.

Sıkıyönetim süresinde, Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu sıkıyönetim halinin gerekli kıldığı konularda kanun hükmünde kararname çıkarabilir.

 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.