Anadolu Liselerinde Yöneticilerin Durumu

Anadolu Liselerinde Yöneticilerin Durumu

Sendika olarak Fen ve Anadolu liselerine öğretmen atamalarında bugün yaşanan sorunları aylar öncesinden görerek işin başından itibaren Bakanlığı uyarmıştık.

Anadolu liselerine atama yapılabilmesi için yürürlükte olmayan bir yönetmeliğe dayalı seçme sınavı yapılmasının yanlış olduğunu, Anadolu liselerine sınav ile öğretmen alınacaksa öncelikle yeni bir yönetmelikle düzenleme yapılması gerektiğini aylar öncesinden Bakanlığın ilgili yetkililerine iletmiştik.

meb.20121203210848.jpg

Ancak, Bakanlık, yargı kararını gerekçe göstererek sınav kararında ısrarcı oldu. Yargı kararı hemen uygulanacaksa bu kararda yer alan, “öğrencisi, seçme sınavı sonucu alınan eğitim kurumlarının öğretmenlerinin seçme sınavına göre atanması” yönündeki iptal gerekçesi dikkate alınarak, buna uygun 2009 yılında yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine dayalı 27/12/2009 tarihinde yapılan seçme sınavında başarılı olan adayların atanmasının doğru olacağını belirtmiştik. Bu durumda hem yargı kararının gerekçesi yerine getirilmiş hem de seçme sınavında başarılı olmuş ancak dönüşen Anadolu liselerinde boşalan kadrolara uzun süredir seçme sınavına göre öğretmen ataması yapılmayan öğretmenlerin ikinci bir duyuruyla atanmaları sağlanmış olur demiştik.
 
Ne yazık ki, tüm bu uyarılarımıza rağmen Bakanlık süreci yanlış işletmeye devam ederek, Fen, Sosyal ve Anadolu liselerine öğretmen atamalarına ilişkin yazıyı yayınladı. Söz konusu yazıda ise Fen, Sosyal ve Anadolu liselerine öğretmen atama işleminin dayanağı olarak da Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Fen Liseleri ve Sosyal Bilimler Liselerinin Öğretmenleri ile Güzel Sanatlar ve Spor Liselerinin Beden Eğitimi, Müzik ve Görsel Sanatlar/Resim Öğretmenlerinin Seçimi ve Atamalarına Dair Yönetmelik'i göstermiştir. Oysa yazıda dayanak gösterilen yönetmelik Anadolu liselerine atamayı kapsamadığı gibi bu yönetmelik Anadolu Liselerine atamaya dayanak olan yönetmeliği 19.09.2009 tarihinde yürürlükten kaldıran hükümlere içeren bir yönetmeliktir. Bu durum dikkate alındığında, bu yazıya dayanak düzenleme sadece Fen ve Sosyal Bilimler liselerine öğretmen ataması yapılmasına dayanak olabilecek bir düzenlemedir.
 
Yine bu bağlamda, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 122. maddesinde yer alan ‘Takdir, Teşekkür ve Aylıkla Ödül' ifadeleri 6111 sayılı Kanun'un 110. maddesiyle değiştirilerek ‘Başarı, Üstün Başarı ve Ödül' olarak yeniden düzenlenmiş ve yasal düzenleme doğrultusunda gerekli değişiklik yapılmadan Değerlendirme Formu'na dayalı işlem tesis edilmesi ayrı bir garabettir.
 
Diğer taraftan, sendika olarak Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama ve Yer Değiştirmelerine İlişkin Yönetmelik'te yönetici olarak atanacaklarda aranacak genel ve özel şartlarlarda Anadolu liselerine yönetici olarak atanmada sınav şartı bulunmaması nedeniyle, herhangi bir nedenle bu eğitim kurumlarına atanmış ve şimdi görev yapan yöneticilerin alanlarında ihtiyaç bulunup bulunmadığına bakılmaksızın sınava dayalı atama kapsamında atamalarının yapılması gerektiğini belirtmemize karşın, Anadolu, Fen ve Sosyal Bilimler liselerinde halen müdür, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcısı olarak görev yapanlardan görev yaptıkları eğitim kurumlarına atamada ihtiyaç şartı aranmıştır. Bu da son derece yanlış bir uygulamadır. Oysa defalarca ifade ettiğimiz konu; Anadolu statüsünde olmayıp ancak Anadolu lisesinde yönetici olarak çalışan ve aynı zamanda sınav kazanmışsa kendi okullarında norm ihtiyacı olup olmadığına bakılmaksızın Anadolu statüsünün verilmesidir. Ayrıca, Anadolu lisesine dönüşen eğitim kurumlarında görev yapan öğretmenlerden, seçme sınavında başarılı olanların bulunduğu eğitim kurumlarını istemeleri halinde öncelikle bu eğitim kurumlarına atanabilmelerine imkân verilmesi gerektiğini de ifade etmiştik. Burada durum şu: Öğretmenin çalıştığı genel lise normu Anadolu lisesi kısmı normu ile birleştirildi. Kendi okulunun Anadolu kısmında ihtiyaç olmasına rağmen norm birleşmesinden dolayı okulu kendisine açılmadı. Bu durumda olan öğretmenler sınav kazanmışlarsa kendi okullarının Anadolu kısmına öncelikli olarak atanmalarına imkan verilmesini istiyoruz. Çünkü hizmet puanları ile atandıkları okullarının Anadolu'ya dönüşmesinden dolayı bu öğretmenlerimiz mağdur olmuştur. Burada öğretmen sınav kazanmışsa, kendi okuluna öncelikli atanması kadar doğal bir durum olamaz. Neticede, ortada yine ciddi bir sorun var. Bu sorunun çözümüne ilişkin önerilerimiz de var.
 
Sorun yaşayanda mı yaşatanda mı? Sorunun kimde olduğu belli ama bizim maksadımız burada bağcıyı dövmek değil, üzüm yemektir. Bunun için, geleceğimiz olan çocuklarımızı emanet ettiğimiz öğretmenlerimizin, yeni mağduriyetler oluşturulmadan mutlu ve huzurlu bir şekilde eğitim öğretim hizmetlerine devam edebilmeleri bakımından, sınav ile öğretmenin yeterliliğinin ölçülmesini; hizmet puanı üstünlüğüne göre atanmış bir öğretmenin sınava girmedi veya bir sınavda yeterli puan almadı diye yerinden olmasını doğru bulmuyoruz. Öğretmenlerimizin büyük bir mağduriyete maruz kalacağı hususu göz önünde bulundurularak acilen kalıcı, adil, objektif ve uygulanabilir çözümler üretilmesi zorunluluk haline gelmiştir.
 
Eğitim-Bir-Sen Mevzuat ve Toplu Görüşmeden Sorumlu Genel  Başkan Yardımcısı
 
Razaman ÇAKIRCI

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.