İşte Ebru Şallı’nın Pars itirafı… 

İşte Ebru Şallı’nın Pars itirafı… 

Pars'ın hastalığı olduğunda ben hemen ignore ettim durumu. Olmasını istemedim her anne gibi...

Ekranların sevilen ismi Ebru Şallı, 1995 yılında Queen of Turkey yarışmasına katılır ve burada Türkiye güzeli seçilir. Güzelliği ile dikkatleri üzerine çekmeye başaran Şallı, böylelikle mankenlik ve sunuculuk hayatına başlar. İlerleyen dönemlerde kendini Pilatese yönelten Ebru Şallı, çeşitli eğitimler alıp pilates videoları çekmeye başladı. Şu an hala kendi YouTube kanalında pilates videoları yayınlamaktadır. 

INSTAGRAM’IN EN GÖZDE ÜNLÜLERİNDEN
Instagram hesabını oldukça aktif kullanan Ebru Şallı, sık sık paylaştığı pilates ve yemek videolar ile de takipçilerinin dikkatini çekmeye başarmıştır. 

EVLİLİKLERİ
İlk evliliğini Ozan Orhan ile yapan Ebru Şallı, kısa bir süre sonra boşanır ve o dönemde uyuşturucu kullandığı iddiası ile gözaltına alınır. 2002 yılında Yeni Karamürsel Mağazaları’nın sahibi Harun Tan’la evlenen ünlü mankenin Beren ve Pars adında iki çocuğu var. Örnek çiftler arasında gösterilen Ebru Şallı ve Harun Tan çifti 2013 yılında boşandı. Son olarak Uğur Akkuş ile evlenen ünlü yıldız, mutlu bir evlilik yaşamaktadır. 

OĞLUYLA İLGİLİ YAPTIĞI İTİRAF HERKESİ DUYGULANDIRDI
Geçtiğimiz günlerde YouTube kanalına konuk olan Ebru Şallı, lenfoma kanserinden kaybettiği oğlu Pars hakkında ilk kez konuştu. Şallı’nın programda anlattıkları ise herkesi duygulandırdı. İşte Ebru Şallı’nın Pars itirafı… 

Haksız yere eleştirildiğimi düşünüyorum. Ponçiğin durumu herkesin başına gelebilir. Allah hiç kimseye vermesin ama her anne babanın başına gelebilir. Bu bir dünya, yarın ne olacağımız belli değil. Bir hastalık. İlk başta inanmak istemiyorsunuz. Pars'ın hastalığı olduğunda ben hemen ignore ettim durumu. Olmasını istemedim her anne gibi...

Göğüsledim durumu. İşin içine girip, Nasıl çözeriz? Ne yapalım? Sonra zaten çabuk iyileşiyor gibi bir durum oldu. Çok güzel cevaplar aldık hastalığın tanısı konulduktan sonra. Bunu kimseye anlatmadım. Çocuğa böyle bir anı kalsın istemedim. Çünkü iyileşecekti... Bu durumu yaşayan tek kadın ben değilim. Tek anne ben değilim. Bunun şımarıklığını da yapmak istemiyorum. Ama insanların çok büyük konuştuğunu görüyorum. Çocukları olan insanlar nasıl korkmadan kötü yorum yapıp, kötü cümleler kullanabiliyorsunuz? Benim yaşadığım acıyı nasıl anlayabilirler? Anlama şansı var mı bir insanın? Yaşamadan anlayamaz ki! Empati yapabilir mi, bence yapamaz!" şeklinde konuştu.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.