Kadrolu Taşerona 2020'ye Kadar Ücret Zammı Yok mu?

Kadrolu Taşerona 2020'ye Kadar Ücret Zammı Yok mu?

Kadrolu Taşerona 2020'ye Kadar Ücret Zammı Yok mu?

atanan eski taşeron işçilerin en büyük kaygısı, 2020 yılına kadar ücretlerinde bir artış yapılıp yapılmayacağı...

ASGARİ ÜCRET ARTIŞI KENDİLERİNİ KAPSAYACAK MI?
Biz asgari ücretten söz açınca, işçiler, biraz da canları sıkkın halde, üyesi oldukları Hak-İş’e bağlı Hizmet-İş Sendikasının bu asgari ücret artışının kendilerini kapsamadığını anlattıklarını söyledi.

İşçilerin hemen hepsi, hak ettiği ücreti alamadığını düşünürken, asgari ücretten vergi alınmaması fikrinde birleşiyorlar. “2019 yılı asgari ücreti ne kadar olmalı?” sorumuza işçiler, temel tüketim maddelerine yapılan zamların dikkate alınmasını isteyerek yanıt veriyor. 2 bin-4 bin lira arasında değişen rakamlar belirtilse de, ortalama 2 bin 900 lira öne çıkıyor. Bu rakam işçi konfederasyonlarının açıkladığı rakamların daha üstünde bir rakam.

‘İNSANCA YAŞAYABİLMEK İÇİN BİRLİK OLMALI’
Dört kişilik bir ailenin insanca geçinebilmesi için bir işçinin alması gereken ücrete ilişkin ise 2 bin 500-6 bin lira arasında değişen rakamlar ifade ediliyor. İşçilerin bu iki soruya verdiği yanıtların pek çoğu, mevcut asgari ücret ve sendikalarca yapılan açıklamalar etrafında şekilleniyor. Asgari ücret, Anayasada ifade edildiği biçimiyle, “Asgari ücretin tespitinde çalışanların geçim şartları ile ülkenin ekonomik durumu da gözönünde bulundurulur” diye tanımlandığı koşullarda işçiler daha gerçekçi ücretler talep ediyor. “İşçilerin insanca yaşayabilmeleri için ne yapılmalı?” sorumuza çoğunlukla “Birlik olmalı” cevabı verilirken çok azı, “Sendikalı olmak” yanıtını veriyor. Bu durum, üyesi oldukları sendikanın işçilerde birlik ve dayanışma duygusu geliştirmediğini, kendi aralarında “güven sorunu” olduğuna işaret ediyor.

‘İŞ KAZALARI TESADÜF DEĞİL’
Büyük çoğunluğu patronların önlem için masraf yapmadığını belirten işçiler, iş kazalarının büyük kısmının asgari ücretle çalışan işçilerin başına gelmesinin de tesadüf olmadığını düşünüyor. Kendi işyerlerinden örnekler veriyor işçiler. Temizlik işçilerine işçi sağlığı ve iş güvenliği eğitimlerinin geç verildiğini, sağlık ambulanslarının kurumda hazır bulunmadığını, ıslak ve kaygan zeminleri işaret eden levhaların olmadığını, her olayda işçilerin suçlandığını söylüyorlar.

Kamuda daimi işçi kadrosuna geçirilen işçiler, sözleşmeleri gereği yol ücreti verildiği gerekçesiyle, kurum servis araçlarında boş yer olduğu halde binemediklerinden yakınıyorlar. Bütün bu sorunlar konusunda sendikalarının tutumu ise sadece yasayı, sözleşmeyi hatırlatmak... Değiştirmeye dair ne girişimde bulunmak, ne de işçiyi mücadeleye çağırmak...

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum