MHP'den 2020 Öğretmen Atamaları Açıklaması!

MHP'den 2020 Öğretmen Atamaları Açıklaması!

MHP'den 2020 Öğretmen Atamaları Açıklaması!

İstanbul Milletvekili Arzu Erdem Milli Eğitim Bakanlığı 2020 yılı bütçe görüşmelerinde söz alarak "Öğretmenlerimiz atama beklerken, yine atamalar yapılırken branşlara göre atama yapılmasının mutlaka ve mutlaka dikkate alınması gerekmektedir. KPSS'den yüksek puanlar almış olmalarına rağmen kendi branşları yerine farklı kurumlarda memur olarak atanmış öğretmenler kendi alanlarında görev yapmak isterler, verimli olmak isterler."

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İstanbul Milletvekili Arzu Erdem Milli Eğitim Bakanlığı 2020 yılı bütçe görüşmelerinde söz alarak "Öğretmenlerimiz atama beklerken, yine atamalar yapılırken branşlara göre atama yapılmasının mutlaka ve mutlaka dikkate alınması gerekmektedir. KPSS'den yüksek puanlar almış olmalarına rağmen kendi branşları yerine farklı kurumlarda memur olarak atanmış öğretmenler kendi alanlarında görev yapmak isterler, verimli olmak isterler." ifadelerini kullandı.

Arzu Erdem'in meclis konuşması şöyle;

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Avrupa Birliği Başkanlığı ve Türk Akreditasyon Kurumu bütçeleri üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubum adına söz almış bulunmaktayım. Ekranları başında bizleri izleyen aziz Türk milletini ve Gazi Meclisimizi saygılarımla selamlıyorum.

Avrupa Birliği 28 ülkesiyle, İngiltere'nin çıkışıyla birlikte 27 üye ülkesiyle, 510 milyondan fazla nüfusa sahip bir birliktir. Avrupa Birliği, Dünya Ticaret Örgütü üyesidir, G8 Zirvesinde ve Birleşmiş Milletlerde temsil edilmektedir. Türkiye, Avrupa Birliğiyle müzakerelerine 12 Eylül 1963 tarihinde Ankara Anlaşması'yla resmiyet kazandırmıştır; yani, elli altı yıl önce; bir çok milletvekili arkadaşımızın yaşından daha uzun bir süre. Bu süre içerisinde dönemsel durağanlıklar ve dönemsel hızlanmalar olmuştur ancak bilinmelidir ki hızlanma da, durağanlaşma da Avrupa Birliğinin kendi çıkar ve menfaati doğrultusunda gerçekleşmiştir.

Milliyetçi Hareket Partisi "Önce ülkem ve milletim." demektedir; Avrupa Birliği konusunda da önce vatanımızın ve milletimizin menfaatleri gözetilmektedir. Kesin bir tutum ortaya konulmalıdır; yazboz tahtasına dönen Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri bu eksende ele alınmalıdır. Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi'nin de dediği gibi: "Türk'üz, Türkçüyüz; Turan'ın sevda ve hedefindeyiz. Ne Avrupa Birliği ne Şanghay İşbirliği, biz diyoruz ki: Sonuna kadar Türk birliği." Bu vesileyle, tüm Türk dünyasına, al bayraktan gök bayrağa, Doğu Türkistan'dan Kerkük'e selam olsun!

Müzakereler durma noktasında. AB, siyasi saikle kararlara imza atmaktadır. İşte, tam burada, aslında, özellikle Türkiye Cumhuriyeti devletinin şanlı şerefli tarihini karalama niteliğinde olan hiçbir kararı kabul etmediğimizi, yok hükmünde saydığımızı ben de tekrar vurgulamak istiyorum.

Çalışmamızın ve özellikle bundan sonraki adımların temeli üç eksen üzerinde kurulmalıdır. Bunların başında, özellikle Dışişleri Bakanlığımızın kararlı bir tutumla Gümrük Birliği Anlaşması'nın, tamamen Avrupa Birliği Antlaşması'yla bağlantılı olmayan Gümrük Birliği Anlaşması'nın güncellenmesi yönünde ısrarımızın sürmesi gerekiyor; yine, aynı şekilde, açılmayan fasılların açılması yönündeki ısrarımızın sürmesi gerekiyor. Ve son olarak, Türkiye tüm üzerine düşeni özellikle göç politikaları noktasında yerine getirmişken, Geri Kabul Anlaşması'na da uygun olarak hareket ediyorken vize serbestisi konusunda yine ısrarımızın sürmesi gerekmektedir.

Değerli milletvekilleri, Millî Eğitim Bakanımız da buradayken özellikle eğitimle ilgili birkaç kelime söylemek istiyorum. Şöyle ki: Eğitim, bir milletin, yaşadığı toplum içinde değeri olan yetenek, tutum ve diğer davranış biçimlerini geliştirdiği süreçlerin tümü olarak belirlenmektedir. Bilindiği gibi, insanın eğitimi doğduğu andan itibaren başlamakta ve ölünceye kadar da devam etmektedir. Türk milleti olarak bizler, millî değerlerimizi vatan sevgisi, bayrak sevgisi, millî marşımız, istiklalimiz, dinî inancımız, gelenek ve göreneklerimiz, yakın tarihimizde verdiğimiz mücadeleler, devlet ve millet büyüklerimiz, tarihî kişiliklerimiz şeklinde sayabiliriz. Millî değerlerimiz aziz Türk milletinin millî şuurunu temsil eden ve kaybetmememiz gereken kıymetlerimizdir. Millî şuur, millet demektir; millet ise mutlak bir devlet oluşturur. Bu sebeple millî değerler bir milletin olmazsa olmazıdır. Manevi değerler ise bir milleti bir arada tutan, devleti güçlü kılan en önemli unsurların bir diğeridir. Milletin kimlikleri de onların manevi değerleridir. Bu değerler toplumlara millet adına millet olma özelliği kazandırmaktadır, toplum bireylerini birbirine bağlamaktadır, aralarında ortak bir bilinç oluşturmaktadır. Çocuklarımız ve gençlerimiz yetiştirilirken onlara millî şuur ve manevi değerlerin aşılanmasında millî eğitim sistemi kadar millî eğitim müfredatlarında yer alan dersler ve kaynak kitaplar da çok önemlidir.

2020 ÖĞRETMEN ATAMALARI
Türk milletimiz sayısız tehdit ve zorluklarla karşı karşıya kaldı ve birlikte bu mücadeleyi yürüttü. Bizi biz yapan millî ve manevi değerlerimizin göz bebeğimiz olan evlatlarımıza aktaran öğretmenlerimizin sorunlarına değinmek istiyorum. Öğretmenlerimizin sorunlarını Milliyetçi Hareket Partisi Grubu, liderimiz Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi başta olmak üzere, büyük bir hassasiyetle takip etmiştir ve Komisyonlarda ve tüm Türkiye Büyük Millet Meclisi çalışmalarında da gündeme taşımıştır.

Yine burada belirtmek istediğim, özellikle atamalar noktasında, atama bekleyen öğretmenlerimiz sizden müjdeli bir haber beklemektedir. Ücretli öğretmenlik problemi Anayasa'ya aykırı olarak çakılı, sözleşmeli öğretmenlik sistemi gibi sebeplerle binlerce öğretmenimiz mağdur ve mutsuz.

Öğretmenlerimiz atama beklerken, yine atamalar yapılırken branşlara göre atama yapılmasının mutlaka ve mutlaka dikkate alınması gerekmektedir. KPSS'den yüksek puanlar almış olmalarına rağmen kendi branşları yerine farklı kurumlarda memur olarak atanmış öğretmenler kendi alanlarında görev yapmak isterler, verimli olmak isterler.

Öğretmen alımlarında bu kardeşlerimize öncelik tanınması gerekmektedir.

2020 ENGELLİ ÖĞRETMEN ATAMALARI
Yine engelli öğretmenlerimizle ilgili tekrar etmek istiyorum. Tüm bütçe boyunca yapmış olduğumuz konuşmalarda en büyük hassasiyetimiz engelli öğretmenlerimiz; elbette ki tüm öğretmenlerimiz ama engelli öğretmenlerimizle ilgili Sayın Bakanım, geçen bütçede 3.500 olan sayının aslında 1.200'e indiğini gördük. 1.200 olan sayıyla ilgili sizden bu aralık ayında ocak ayı itibarıyla engelli öğretmenlerimiz bir müjde beklemektedir. Bir avuç engelli öğretmenimiz, kademe kademe çözmek yerine, mutsuzluğunun sürmesine vesile olmak yerine, 1.200 engelli öğretmenimizin tamamının bir müjde olarak yeni yılda, 2020 yılında atanmasını sağlayabilirsek eğer gerçekten onların dualarını da kazanmış oluruz.

Bu vesileyle özellikle öğretmenler arasında ayrımın kaldırılması, sözleşmeli, ücretli öğretmenlik anlayışının tamamen ortadan kalkması, millî eğitim sistemimizde "mutlu öğretmen mutlu öğrenci, mutlu öğrenci mutlu gelecek" demektir anlayışıyla sürmesini temenni ediyor; 2020 bütçesinin hem Millî Eğitim Bakanlığımıza hem Dışişleri Bakanlığımıza hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum, saygılarımı sunuyorum.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum