MEB Bakanından Yeni Yanlış Açıklamalar

Sayın bakanın Pazar günkü Kanaltürk ziyaretini izleyenler hayretler içerisinde kalmışlardır. Bazı konularda sayın bakan öyle cümleler sarf etti ki uygulama ile örtüşmesi söz konusu dahi değil.

Bazı konularda ise daha önceki TV programlarında karşılaştığımız gibi konuya vakıf olamama söz konusu.

Konulara girecek olursak;

1- Öğretmen maaşları.

Sayın bakan öğretmen maaşları ile ilgili öğretmenlerin yardımcı personel ve memurlardan düşük maaş aldıkları sorulduğunda ; bu lafı söyleyenlerin sendikalar olduğunu belirtip bu durumun sadece belediyelerden gelen işçilerden kaynaklandığını ifade etmeye çalışmıştır. Gerçeğin böyle olmadığını, öğretmenlerin eşit işe eşit ücret düzenlemeleri kapsamında ek ödeme almadığını diğer memurların aldığından bihaber olduğunu düşünmüyoruz. Öyle ise daha da acı bir gerçekle karşı karşıyayız demektir. Öğretmene ulufe dağıtmayacaklarını söyleyen sayın bakana tek sözümüz var öğretmen hak ettiğini istiyor. Kamu düzeninde yaptığı işe göre ücret almak istiyor. Gelişmiş ülkelerde nasıl bir yöntem izlenmişse aynen uygulanmasını istiyor.

2- Etüt beslenme okulları:

Bu okulları neden kapattınız sorusuna uzun bir açıklamadan sonra mevcut etüt beslenme okullarının mezun verinceye kadar devam edeceğini açıklamıştır. Oysa ki genel müdür imzasıyla yayımlanan emirde tüm onayların iptal edildiğine vurgu yapılmıştı. Bu konuda yani bu çocuklar 8.sınıfı bitirene kadar aynı sisteme devam edecekleri konusunda açıklama yayımlanması gerekir.

3- Norm Fazlası durumu:

Bu konuda sayın bakanın cümleleri gerçekten ilginç çünkü uygulama ile söylem aynı değil. Ya bürokratlar yanıltıyorlar yada bakanın dediğini uygulamıyorlar…

Cümlelere bakalım:

“Normla ilgili konularda ise bizim yaptığımız yegane değişiklik şu: şayet okullar bölünmüşse diyelim ki aynı mahallede iki ilköğretim okulu varsa biri ortaokul birisi ilköğretim okulu (her halde ilkokul demek istendi.) olarak tanımlanmışsa alan öğretmenleri ortaokulda olacak ama ilkokula da gerek görürse gidecek. Orada sadece aynı bölgede değişiklik söz konusu olacak.”

Bu cümlelerden bizim anladığımız öğretmeni bir uçtan bir uca göndermeyeceğiz yakında tutacağız şeklindedir. Fakat uygulamaya baktığımızda öğretmenler özellikle sınıf öğretmenleri bir o yana bir bu yana savrulmaktadırlar. Çünkü mevcut düzenleme ve uygulama bakanın söylemlerine asla ve asla uygun değil.

4- İl Emri:

Öğretmen 6 yıldır güneydoğudayım eşim Aydın’da diyor ve sözü il emrime getiriyor. Sayın bakanın cevabı:

“İl emri onunla alakalı bir şey değil ki il emri il içerisindeki atamayla alakalı bir durumdur ve belirli bir ilçede veya köyde görev yapıyorsa bunun atamasıyla ilgili düzenlemeyi ifade eder.”

Diyor. Buradan da anlıyoruz ki sayın bakan il emrinden bihaber. Öncelikle sayın bakana; il emrinin; özür grubu yer değiştirme isteyen öğretmenin tercihlerine atanamaması durumunda il/ilçe emrine atanarak o ile atamasının yapılması ve ataması yapıldıktan sonra o ildeki boş kadrolara atamasının gerçekleştirilmesi demek oluğunu ifade edelim.

5- Sayın bakan bir cümlesinde kanunun (4+4+4) Haziran ayı sonunda çıktığını söylemiştir. Oysa ki kanun mart ayı sonunda çıkmıştır. Bu düzeltmeyi de ayrıca yapalım.

Sayın bakana naçizane tavsiyemiz danışmanlarını ve bürokratlarını bir kez daha gözden geçirmesi olacaktır. Bizim bildiğimiz bir bakan bir programa katılacaksa danışmanları yada bürokratları gerekli çalışmayı yapar, hangi konularda soru sorulabileceğini tahmin ederler ve bakanı bilgilendirirler. Bu programda İl emrinin sorulacağını tahmin etmek değil etmemek yanlış olur. Yani sayın bakan banko soruyu kaçırmıştır…

Saygılarımla…

Maksut BALMUK

Eğitim Yöneticisi

 

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.